- giriş çıkış
- entrance and exit
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
dış bellek — is., ği, bl. Bilgisayarın yalnızca giriş çıkış kanallarını kullanarak erişebildiği bellek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iç bellek — is., ği, bl. Bilgisayarın giriş çıkış kanalları kullanılmaksızın erişebildiği bellek … Çağatay Osmanlı Sözlük
pratika — is., İt. pratica Kıyı sağlık idaresi tarafından gemilere verilen giriş çıkış izni … Çağatay Osmanlı Sözlük
puantör — is., Fr. pointeur Çalışanların giriş çıkış saatlerini işaretleyen kimse veya alet … Çağatay Osmanlı Sözlük
ardışık devre — is. Herhangi bir andaki çıkış değerlerinin, o andaki giriş değerlerine ve içsel durumuna bağımlı olduğu devre … Çağatay Osmanlı Sözlük
işlem — is. 1) Bir işi sonuçlandırmak için yapılan iş veya uygulamaların hepsi, muamele, muamelat 2) ekon. Nakit veya menkul değerleri kullanarak alım satım, takas, borçlanma vb. piyasa hareketi 3) kim. Madde üzerinde her türlü değişim yapma işi, muamele … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapı — is. 1) Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı 2) Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı. S. F. Abasıyanık 3) Tavla oyununda iki pul üst üste… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sayaç takımı — is., tek. Sayaç giriş tarafının gaz servis hattına, çıkış tarafının tüketici yakıt hattına bağlanması amacıyla kurulan boru donanımı ve boru bağlantı parçaları … Çağatay Osmanlı Sözlük
menfez — (A.) [ ﺬﻔﻨﻡ ] nüfuz etme yeri, delik, yarık, giriş veya çıkış yolu … Osmanli Türkçesİ sözlüğü